Okulumuzun tarihi 1867 yılına kadar uzanır. Osmanlı İmparatorluğu'nda "Lonca" adı verilen üretim birimlerinin kalkmasıyla oluşan boşluğu doldurmak, kurulması düşünülen fabrikaların teknik eleman ihtiyacını karşılamak düşüncesi ile o dönemde bir "ISLAHANELER NİZAMNAMESİ" yayınlanır. Bu nizamname doğrultusunda, hemen yanımızda bulunan askeri alanın yerinde, Mithatpaşa'nın önderliğinde kurulan İZMİR ISLAHHANESİ bugünkü okulumuzun nüvesini oluşturmuştur. O günün koşullarında kimsesiz çocuklara ilk aşamada, kunduracılık, çorap ve fanilacılık ve marangozluk gibi beceri eğitiminin yanı sıra, imla hesap ve dini bilgilerin verildiği İzmir Islahhanesi 1868-1881 yılları arasında faaliyetini sürdürmüştür.
Okulun adı 1881 yılından itibaren İZMİR MEKTEB-İ SANAYİ olarak değiştirilmiştir. Eğitim ve öğretim daha planlı ve programlı bir nitelik kazanırken sanat dallarına terzicilik, halıcılık, demircilik, dökümcülük, mızıkacılık ve matbaacılık bölümleri de eklenmiştir.
Kimsesiz ve muhtaç çocukların eğitildiği bu kurum yönetimi, vilayetçe teşekkül eden bir komisyonun elinde idi. Okulun gelir kaynakları da küçümsenemeyecek kadar çoktu.
Halen eğitim yaptığımız ana binamız, aslında o günlerde Mekteb-i Sultani olarak planlanmıştı. Zamanın padişahı 2. Abdülhamit, yine zamanın valisi Halil Rıfat Paşa ile Defterdar Kadri Bey'in ricasını kırmayarak Mekteb-i Sultani'yi, İzmir Sanayi Mektebine bağışlar. Bu bağışlama olayında okul mızıka heyetin (Bando takımı) padişahın da takdirini kazanan başarılarının rolü büyüktür. Bu ekip İstanbul'a , saraya davet edilir. İki hafta süreyle sarayda konuk edilir ve birer Sanayi-i Madalyası ile ödüllendirilir.
1881 yılında, okul halen bütün ihtişamıyla ayakta duran bu binada HAMİDİYE SANAYİİ MEKTEBİ adı altında eğitime başlamıştır.
1915 yılında zamanın okul müdürü Salih Zeki'nin oluşturduğu kaliteli bir öğretim kadrosuyla Avrupa Sanayi Okulları programı örnek alınarak dokuz yıllık bir sanat okulu ders programı ve yönetmeliği hazırlanarak bu günkü program ve yönetmeliklerin temeli atılmıştır. Ancak; güzel İzmir'imizin Yunanlılar tarafından işgaliyle bu yerinde girişimler uygulama alanı bulamamıştır. İşgal yıllarında okulda eğitim ve öğretim yapılamamakta okul kimsesiz öğrenciler için adeta bir han gibi kullanılmaktadır.
Cumhuriyetin ilanı ile birlikte okul, İzmir Sanatlar Mektebi adı altında hemen eğit im ve öğretim görevine yeniden başlamıştır. Sadece İzmir için değil tüm Türkiye'deki mesleki eğitim için önemli bir değer olan zamanın okul müdürü Ferit Uzel, Yunanlıların okuldaki tahribatını çok kısa zamanda olağanüstü gayretlerle gidermiştir.
O yıllarda her fırsatta bu okulu ziyaret eden ulu önder Atatürk, okulun çalışmalarından memnun olduğunu belirten altın madalya ile okulumuzu taltif etmiştir.
1930 yılında çok şiddetle yağan yağmurlar nedeniyle okulumuzun arkasında bulunan karantina deresi taşmış ve okul atelyeleri yerle bir olmuştur. Bugünkü atelyeler 1930 yılında tekrar yapılarak eğitim öğretime özellikle üretime başlamıştır. 1940 -1950 yılları arası sanayimizin henüz yapamadığı makine ve avadanlık üretimini bu okul gerçek- leştirmiş, yetiştirdiği becerili insan gücü ve ürettiği makine ve avadanlıklarla bu günkü sanayimizin gelişmesinde büyük payı olmuştur. Ayrıca ülkemizde açılan sanayi okullarının ihtiyaç duyduğu makine ve avadanlıklar okulumuzda imal edilmiş o tarihlerde "Okul Kuran Okul" unvanını almıştır.
1923 ve 1930 yılları arasında okul müdürlüğü yapan Ferit Uzel'in zamanında düzenlenen 9 Eylül sergilerinde öğrencilerin ürettiği işler çok ilgi görmüş ve beğenilmiştir.
Bu dönemde okulumu değişik tarihlerde üç kez Yüce Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü ağırlama şerefine nail olmuştur. Bu ziyaretlerin birinde 3 Şubat 1923 tarihinde mesleki sanat eğitiminin önemini kendi el yazıları ile okulun defterine yazmıştır.
Okulumuz ilk doğal felaketini 1930 yılında yandaki Karantina Deresi'nin taşmasıyla yaşamıştır.Arka planda bulunan bütün atelye binaları sel nedeni ile yerle bir olmuş tüm makine ve avadanlıklar su altında kalmıştır. Fiziki zararlar bugün olduğu gibi o günde İzmir halkının ve devletin yardımı ile kısa zamanda onarılarak daha modern hale getirilmiştir. O dönemde Karantina ve çevresinin elektrik ihtiyacı da okulumuzdan karşılanmaya başlanmıştır. Yine o günlerde okulda üretilen makine ve avadanlıklar bugün bile endüstri meslek liselerimiz ve sanayide halen kullanılmaktadır.
1931 yılında çıkartılan 1867 sayılı kanunla tüm sanat okulları "Bölge Sanat Okulu" haline getirilmiş ve valiliklerce tahsis edilen bütçe ile idare edilirken 1935 yılında çıkartılan 2765 sayılı kanunla okulumuzda her açıdan Maarif Vekaletine bağlanmıştır.
1943 yılında İzmir Sanatlar Mektebi olan okulun adı kurucusu olan Mithat Paşa'ya ithafen Mithatpaşa Sanat Okulu olarak değiştirilmiştir.
1974-1975 öğretim yılından itibaren de "Mithatpaşa Endüstri Meslek Lisesi" adını alan okulda, 1978 ve 1987 yılları arasında OSANOR (Okul Sanayi İşbirliği), METEP (Mesle -ki ve Teknik Eğitim) projeleri başarı ile uygulanmıştır.
1930 yılındaki büyük sel felaketinden sonra 31 Mart 1997 gecesi maruz kaldığı yangınla ikinci büyük felaketini yaşayan okulumuz devletin ve İzmirlinin desteği ile yeniden onarılarak eğitime hazır hale getirilmiştir.
Ancak; yangından önce 1380 öğrencisine dokuz değişik dalda eğitim veren okulumuzda bakanlığın onayı ile döküm, metal, model, mobilya dekorasyon bölümleri kapatılmıştır. Bu bölüm öğrencilerinin mağduriyetleri ilimiz sınırları içerisinde bulunan endüstri meslek liseleri marifeti ile önlenmiştir.
2002-2003 Eğitim-Öğretim yılında başlatılan yeniden yapılanma çalışmalarıyla kapatılmış olan metal işleri, mobilya dekorasyon bölümleri yeniden açılmış olup ayrıca Teknik Lise Bilgisayar Bölümü de açılmıştır.